Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunurken piyasalarda belirsizliği artırmak için spekülatif amaçlarla bir sürü iddiaların ortaya konulduğunu belirterek, açıklananların dışında yeni bir vergi getirilmeyeceğini ve mevcut oranların artırılmayacağını açıkladı.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Bloomberg HT-Habertürk ortak yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Bakan Şimşek, enflasyonun tek haneli rakamlara indirilmesi ile ilgili açıklamalarda bulunduğu programda, kendisine sorulan “Seçimden sonra vergi gelecek mi?“ sorusuna açıklık getirdi.
“KDV, kurumlar ve gelir vergisi ve MTV’ye ek vergi yok”
Şimşek’in, seçimler sonunda ek vergilerinin geleceği iddiaları sorusuna yanıtı şu şekilde oldu:
Biz vatandaşımıza sürpriz yapmayacağız. Orta Vadeli Program’da bizim ortaya koyduğumuz vizyon ne ise onu uygulayacağız. Genel KDV oranında, kurumlar vergisi oranlarında, gelirler vergisi oranlarında artış olmayacak. Motorlu taşıtlar vergisine ilişkin yeni bir düzenlemeyi aklımızın ucundan bile geçirmedik.
“Sosyal medyada seçimi etkilemek için spekülatif iddialar ortaya konuluyor”
Sosyal medyada seçimi etkilemek için spekülatif birçok iddia ortaya konuluyor. Bunlar da etkin isimler. Hiç sormadan kötü niyetli yapıyorlar. Piyasalarda güvensizliği artırmak için seçime yönelik bir sürü iddia ortaya konuyor. İddiaları basın danışmanlarımıza sorabilirsiniz. Bunların niyeti kötü.
“Özel bir çalışmamız yok”
Kayıt dışılık dışında, bazı istisnaların verimli olup olmadığının gözden geçirilmesi dışında özel bir çalışmamız yok.
“Temel amaç enflasyonu tek haneye indirmek”
Mehmet Şimşek, üç önemli amaçlarının olduğunu belirterek bu konuda şu bilgileri verdi:
Programı eylül ayında kamuoyuna paylaştık. Fiilen daha erken başladı. Bizim şu anda uygulamakta olduğumuz program 3 yıllık program. Bizim programın 3 temel hedefi var. Enflasyonu tek haneye indirmek. Kademeli bir program anlayışı benimsedik. Birinci hedef dezenflasyondur, fiyat istikrarının sağlanmasıdır.
Mali disiplin
İkinci hedefimiz mali disiplinin yeniden tesis edilmesidir. Türkiye’nin bütçe performansı iyi ama geçen sene ülkemiz deprem felaketi yaşadı. Geçici olarak bütçe açığı arttı. Deprem harcamaları dahil bütçe açığının gelecek seneden itibaren yüzde 3’ün altına çekilmesi ana hedefimizdir.
Rezerv birikimi
Diğer bir önemli hedefimiz cari açığı uygulayacağımız politikalarla kalıcı bir şekilde milli gelire oranla yüzde 2,5’in altına çekmek. Dış borcu aşağı çekmek, Türkiye’nin rezerv birikimini kalıcı bir şekilde sağlamak.
Mehmet Şimşek’in açıklamalarından öne çıkanlar:
-Piyasaları tedirgin edecek adım atmayız. Şu an itibarıyla borsaya ya da başka bir alana yönelik piyasayı bozacak herhangi bir vergi düzenlemesi gündemimizde değil.
-Türkiye’nin çıkışı ihracatla olacak. Bu sene Eximbank’ın ihracatçılara desteği en az 50 milyar dolar olacak.
-Kur Korumalı Mevduat’tan (KKM) kademeli bir çıkış öngörüyoruz. Hedeflere ulaşmada bize ayak bağı olan KKM’den çıkış hedefimiz var. Program bazı alanlarda öngörülenden çok daha çalışıyor. 27 haftadır kesintisiz kur korumalı düşüyor.
-Ağustostan itibaren gelişmekte olan ülkelerden çok daha geniş bir alanda Türkiye’nin uluslararası yatırıma ulaşımını sağladık.
-Ülke risk priminin 300 civarında gerilemesi piyasanın programa inandığını gösteriyor.
-Türkiye’de rezervler 98,5 milyon dolara gerilemişti. Şu anda 130 milyar doların üzerinde. Döviz dönüşümü mevduatı da dikkate alırsanız 60 milyar dolar ve üzerinde bir rezerv artışı var ki bir ülkenin rezervlerinin artması çok önemli. Programın en güzel çalıştığı yer risk priminin düşmesi ve rezervlerin artması diyebiliriz. Programın güven boyutu çok iyi çalıştı.
-Ekonomide yeniden dengelenme dış talebin ılımlı hale geldiği bir yapı istiyoruz dedik. Böyle bir denge enflasyonu aşağıya çekmemizi sağlayacak temel koşul.
-Üçüncü çeyrekte başlıyor düzelme. Net ihracatın etkisi düşüyor. Dördüncü çeyrekte, yurt içi toplam talebin büyümeye katkısı inmiyor. Bu senenin ilk çeyreğinde net ihracatın etkisi pozitife dönmüştür, iç talep ılımlı hale gelsin, bizim hedefimiz bu.
-Aralıkta cari açık geriledi. Cari açık 30-35 milyar dolar aralığına gelecek. Büyümenin kompozisyonunu değiştirdi.
-Bugün açıklanacak enflasyon rakamı son 12 ayın enflasyon rakamıdır. Önümüzdeki dönemde 12 ayın enflasyonu ile ilişkisi zayıf enflasyon düşecektik.
-Cari açık şubat-mart aylarında 30-35 milyar dolar seviyelerine inecek.
-Enflasyonda aylık bazlı trend bizim programımızla uyumlu ilerliyor. Yıllık enflasyon yüksek kalacak. Biz bunu öngörüyoruz. Mart ayında itibaren enflasyon çok net bir trende oturacak.
-Bir aktarım hızı var. Gecikmeli olarak çalışacak. Biz geldiğimizde kuru serbest bıraktık. Bunun da etkisi var. Geçen sene bir deprem yaşadık, deprem şubatta oldu ancak inşaat maliyetleri sonraki aylarda arttı. Vatandaşlarımız çevre illere göçtü ve kiralar arttı.
-Para politikası gecikmesi çalışıyor. Para politikası enflasyonu çıpalayacak.
-2024’de enflasyonu besleyen birçok faktör ortadan kalacak, deprem etkisi sistemden çıkacak, verginin etkisi vergi sisteminden çıkacak ve enflasyon bu nedenle düşecek.
- Seçim sonrasına ilişkin TL’de değer kaybı beklentileri bana anlamlı gelmiyor.
-Kurda reel değersizleştirme öngörmüyoruz. Kur hedefimiz yok, olmayacaktır da. Programımız başarılı bir şekilde uygulandığında TL reel olarak değer kaybetmeyecek.
-Vergi istisnası konusunu çalışıyoruz.
-İhracatçıların kur süspansiyonu talebini gerçekçi bulmuyorum, enflasyonu artıracak adımlar program ile tutarlı değil.
-TL’nin ne aşırı değerlendirmesini ne de aşırı değerli olmasını isteriz.